top of page

AĞIZ KOKUSU (HALİTOZİS) SEBEBLERİ VE ÇÖZÜMLERİ

AĞIZ KOKUSU (HALİTOZİS) SEBEBLERİ VE ÇÖZÜMLERİ



Ağız kokusu (halitozis) şikayeti sosyal iletişimi etkileyen ve kişinin kendisini ve etrafındaki insanları rahatsız eden bir problemdir. Genellikle bireyler yakınlarından bu durumu duyarak diş doktoruna başvururlar. Bazı durumlarda ise kişi kendi ağız kokusundan rahatsız olarak kliniğimize başvurabilir. Ağız kokusu problemi multidsipliner, yani birçok tıp ve diş hekimliği dalını ilgilendiren bir sorundur. Yayınların çoğunda %85 oranında ağız içi sebeplere bağlı olduğu belirtilmektedir. Bundan dolayı ağız kokusu problemlerinin tetkik edilmesi diş hekimlerinin kontrolünde başlar.



Ağız kokusu şikayeti ile gelen hastalarımızın öncelikle detaylı radyolojik ve klinik muayeneleri yapılmaktadır. Ağız içi sebepler belirlenerek öncelik durumuna göre tedavi süreci başlamaktadır. Halitozis birçok yayında fizyolojik halistozis, patolojik halitozis ve pseudo halitozis olarak sınıflandırılmaktadır. Fizyolojik halitozis herhangi bir patolojik durum olmadan tamamen diyet ürünlerine ve temizliğin yetersiz olmasına bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Gün içinde aç kalınması durumunda görülebileceği gibi sabahları kalkınca da ortaya çıkabilir. İdeal bir ağız bakımı ve diyet kontrolü ile ortadan kalkacaktır. Patolojik halitozis ise büyük oranda ağız içi sebeplere bağlı olduğu gibi bazı durumlarda sistemik bir rahatsızlığın veya kulak burun boğaz bölgelerini ilgilendiren patolojilerin göstergesi olabilir.


Ağız içi sebeplerin en sık görüleni dişeti problemleridir. Diş etlerinde görülen başlangıç seviyesinde iltihabi ve enflame durumlar ağız kokusuna yol açabilir. Bu durumun ilerlemesi ile birlikte ceb oluşumunu takiben periodontitis olarak adlandırılan diş eti rahatsızlığı görüldüğünde ağız kokusunun oranı değişmektedir ve farklı tip bakterilerin yol açtığı daha ağır bir koku görülmektedir. Bu durumlarda öncelikle diş eti tedavisi yapılmalı ve diş eti rahatsızlığına yol açabilecek sebepler ortadan kaldırılmalıdır. Diş taşı temizliğini takiben enfekte görülen diş etleri kürete edilmelidir. Küretajı takiben kontrol randevularında diş eti sağlığının idamesi sağlanmalıdır. Gingival enflamasyon sebebi dişlerde konum bozukluklarına bağlı ise ağız kokusunun geçmesi için ortodontik tedaviye başlamak daha doğru olacaktır. Çapraşıklıklara bağlı olarak temizlenebilir alan azalacağı için diş eti rahatsızlığı ve ağız kokusu nüks edecektir.



Diş boşlukları yaygın olarak ağız kokusu sebeplerinden biri olarak görülmektedir. Boşluk bölgenin etkin temizlenememesine bağlı olarak gelişen gingival enflasyonu takiben ağız kokusu görülecektir. İlerleyen durumlarda boşluğun önü, arkası veya karşıt bölgesindeki dişlerde boşluğa kayma sonucu dişler arasındaki kontak kaybı azalacak ve temizlenemeyen alanlar oluşacaktır. Bunlara bağlı olarak gelişen diş eti rahatsızlıkları ile ağız kokusu görülecektir. Daha ileriki aşamada kontak kaybı olan bölgelerde görülen çürük kaviteleri ağız kokusunu daha da arttırmaktadır.



Çürük dişlerin olduğu ağız florasında normal floraya göre farklı mikroorganizmalar bulunmaktadır. Bu durum başlı başına ağız kokusu sebebidir. Bunun yanısıra çürük olan bölgede biriken gıda artıkları ağız kokusuna sebep olur. Diş eti tedavisini takiben ağız içerisindeki bütün çürüklerin temizlenmesi ağız kokusunun giderilmesi için yapılması gereken işlemlerdendir. Enfekte durumda çekilmeye aday dişler genel olarak madde kaybı gösterdikleri için gıda birikimine uygun bir ortam oluşturmaktadır. Gıda birikimi ve enfeksiyonun birleşmesi ile ağızda kötü bir koku oluşmaktadır. Enfekte dişlerin çekilip çevre dokuların da kürete edilmesi ağız kokusunu belirgin oranda azaltacaktır.



Eski sabit veya hareketli protezler ağız kokusuna yol açabilir. Hatta yeni yapılmış bazı sabit restorasyonlar marjin uyumsuzluklarına bağlı olarak diş eti rahatsızlığı, gıda kaçması gibi problemleri takiben ağız kokusuna yol açar. Ağızda bulunan restorasyonlar incelenerek gerekli değiştirmeler veya düzeltmeler ile dişeti durumu sağlıklı hale getirilmelidir. Bazı sabit restorasyonların temizliği normal fırçalama işlemleri ile mümkün olmamaktadır. Özellikle tüm çene implant uygulaması yapılan bireylerde protez altlarının temiz kalması amacıyla belirli oranda boşluklar bulunmalıdır.Bu bölgelerin temizliğini arayüz ipleri, fırçaları veya ağız duşu yardımı ile birey düzenli olarak temizlemelidir. Bu detaylı bakım işlemi aksadığı noktada ağız kokusu oluşacaktır. Bu şikayet ile gelen hastalarda ilgili bölgeler temizlenerek, protezlerinin bakımı hastaya yeniden hatırlatılır ve hastalar rutin kontrollere çağırılmaktadır.



Ağız içerisindeki dolgularda ısı değişimleri ve yüksek çiğneme ve diş sıkma durumlarına bağlı olarak kırılma veya mikrosızıntı görülebilmektedir. Eskimiş dolguların değiştirilmesi özellikle kompozit restorasyonlarda ciddi oranda ağız kokusunu azaltacaktır. Mikrosızıntı sonucu enfekte olan kompozit dolgular koku kaynağıdır ve çoğu zaman ağız içerisinde birçok tedavi yapılmasına rağmen geçmeyen ağız kokusunun esas sebebi olabilmektedirler.



Bütün bu ağız içi sebepler ortadan kaldırıldıktan sonra yapılan kontrollerde somut olarak hala ağız kokusu tespit ediliyor ise hasta bir KBB veya dahiliye uzmanına yönlendirilmelidir. Ağız kokusu, sinus, boğaz, farinks, vb gibi çevre dokularda oluşan iltihaplı veya malign lezyonların göstergesi olabilir. Bunun yanı sıra sistemik bazı hastalıklarda, ilgili hastalığa özgü kokular hissedilmektedir. Bu gibi durumlarda erken zaman tanı ve tedavi için ağız kokusunun iyi değerlendirilmesi diş hekiminin görevidir.



Pseudohalitozis olarak adlandırılan ağız kokusu tipinde ise bütün kontroller yapılıp ağız kokusu ile ilgili somut herhangi bir veri bulunmamasına rağmen hastanın kendi ağzının koktuğunu düşünmesi görülmektedir. Rutin kontroller ile birlikte tükrük arttırıcı ve ağızı ferahlatıcı çeşitli ağız bakım sularının kullanılması ve etkin temizlik önerilerinde bulunulması ile bu rahatsızlık yavaş yavaş geçecektir.


Uzm. Dr. Dt Esat Başol


Kaynakça



- Bollen CML , Beikler T. Halitosis: the multidisciplinary approach. Int J Oral Sci. 2012; 4(2): 55–63


- Zürcher A, Laine ML, Filippi A. Diagnosis, Prevalence, and Treatment of Halitosis. Curr Oral Health Rep 2014; 1:279– 285.


- Kini VV, Pereira R, Padhye A, Kanagotagi S, Pathak T, Gupta H. Journal of Contemporary Dentistry. Diagnosis and Treatment of Halitosis: An Overview. 2012;2(3): 89-95.


-Guentsch A, Pfister W, Cachovan G, Raschke G, Kuepper H, Schaefer O et al. Int J Dent Hyg. Oral prophylaxis and its effects on halitosis-associated and inflammatory parameters in patients with chronic periodontitis. 2014;12(3):199-207.


173 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page